Depremin yıkıcı etkileri Hatay’da halen yaşanırken yetkililer halk sağlığını hiçe sayarak, bilimsel koşullara uymadan çalışmalara devam ediyor. Depremden zarar gören binaları kontrolsüz bir şekilde yıkıp, molozların içerisinde bulunan asbest gibi tehlikeli maddeleri ayrıştırmadan dere yataklarına, deniz kenarlarına, tarım alanlarına, vadilere ve yaşam alanlarına dökerek ikinci bir çevre felaketine yol açmaktadırlar. Tehlikeli atık içeren molozlar, havayı, suyu ve toprağı kirleterek insan ve çevre sağlığını ciddi bir şekilde etkilemektedir.

Bugün Hatay halkı, kontrolsüz bir şekilde açılan taş ocakları ve yıkılan binalardan çıkan tozu solumaktadır. Deprem felaketinin yarattığı ulaşım, barınma ve eğitim sorunları devam ederken yetkililerin bu sorunları görmezden gelmesi kabul edilemez. Bu kadar felaket ile uğraşılırken yetkililerin dağlarda ve nehir yataklarında taş ocakları, mahalle aralarında, okul yanlarında beton santralleri kurulmasına izin vermesi kabul edilmiyor. Tarımı ve yeraltı sularını yok edecek, havasını kirletecek ve halkın sağlığını bozacak her türlü çalışmanın karşısında olacağız.

"ÇED gerekli değildir!" kararı ile onlarca taş ocağının kurulumuna imza atan yetkilileri bir kere daha göreve çağırıyoruz. Oluşan sonuçların sorumluluğu size aittir, bu da tarihe bir not olarak düşülecektir. Biz, Cumhuriyet Halk Partisi Defne İlçe Örgütü olarak, Defne ilçesinde yapılan ve hiçbir yasal zemini olmayan bu rant ocaklarının açılmasına karşı durup halkımızın yanında olacağız. Hükümet yetkililerinin sessiz kaldığı bu çalışmalara karşı duracağımızı ve halkımızın çıkarları doğrultusunda hareket edeceğimizin sözünü buradan veriyoruz.

HATAY (UHA) - ERKAN KARATAŞ